Ülkemizde 33 yıldır uygulanan Katma Değer Vergisi Kanunu’nun temel yapısında köklü değişiklikler öngören 7104 Sayılı “Katma Değer Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 178 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 6 Nisan 2018 Tarihli ve 30383 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanarak Yürürlüğe girdi.
Kanundaki Temel Değişiklikler Aşağıda Başlıklar Halinde Açıklanmıştır:
1-ARSA KARŞILIĞI İNŞAAT İŞLERİNE İLİŞKİN DEĞİŞİKLİKLİKLER
Kanunun 1. maddesi ile asa karşılığı inşaat işlerinde arasa sahibi tarafından müteahhide yapılan teslim, arsanın tamamı yerine; müteahhide kalacak kısma isabet eden arsa payı için geçerli olacak. Müteahhit de bu arsa payına karşılık; daire teslimi yapmış kabul edilecektir.
Kanunun 7. Maddesi ile de; müteahhit tarafından arsa sahibine düzenlenecek fatura için emsal bedel olarak “Maliyet Bedeli Esasının” uygulanacağını belirtmiştir.
Yapılan bu düzenleme ile arsa karşılığı inşaat işlerinde;
-Arsa sahibi için teslim; arsanın tamamı için değil müteahhide kalacak konut veya iş yerlerine isabet eden arsa payı için söz konusu olacaktır.
-Müteahhit de arsa payına karşılık, konut veya iş yeri teslimi gerçekleştirmiş olacak.
Kanunun 1 ve 7. Maddelerini bir arada değerlendirdiğimizde:
Kat karşılığı inşaat işinde müteahhit tarafından arsa sahibine düzenlenecek faturada sadece arsa sahibine teslim edilen konut ve işyerlerinin üretim maliyeti esas alınacaktır.
Emsal bedel olarak da Vergi Usul Kanunun Emsal Bedeli Düzenleyen 267. Maddesinin 2. Sırasındaki Maliyet Bedeli Esası kullanılacaktır.
Emsal Bedel ; müteahhit firmanın arsa sahibine teslim ettiği bağımsız bölümlerin arsa payı hariç üst yapı üretim maliyetine toptan satışlar için % 5 ve perakende satışlar için % 10 kar marjı ilave edilmek suretiyle hesaplanacaktır.
Örneğin: Arsa sahibi, 5.000 metre kare arsasını , yapılacak 40 adet dairenin yarsını almak şartıyla müteahhide vermiştir. Müteahhit, 40 daire için 8.000.000 TL harcamıştır. Müteahhit arsa sahibine kalacak 20 adet daire için , bu dairelerin inşaat maliyeti olan 4.000.000 TL +%10 =400.000 Toplamda 4.400.000 TL’ye fatura edecektir, karşılığında aynı tutarda fatura alacaktır.
Kanunun bu düzenlemesi; yasanın yayım tarihi olan 6 Nisan 2018 tarihinden sonra yapılan teslimlere uygulanmak üzere yayım tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
2-MÜZAYEDE YOLU İLE SATIŞLARLARDA MÜZAYEDEYİ YAPANLAR KDV
MÜKELLEFİ OLACAK
Müzayede yolu ile yapılan satışlar, KDV Kanunun 1. Maddesine göre verginin konusuna giriyor ancak mükellefin kim olacağı konusunda ihtilaflar çıkıyordu. Bu düzenleme ile, müzayedeyi düzenleyenlerin KDV mükellefi olacakları açıkça kanun metnine alınmış oldu. Böylece müzayede yolu ile satış yapan icra daireleri ve mahkeme satış memurluklarının KDV mükellefi olması gerektiği açıkça kanun metnine alındı.
Bu değişiklik maddesi, yasanın yayımlandığı tarihte(06Nisan 2018) yürürlüğe girdiği için şu an itibariyle uygulaması başlamıştır.
3-FAZLA VE YERSİZ ÖDENEN KDV’NİN İADE EDİLMESİ ESASLARI AÇIKÇA KANUN MADDESİNDE YER ALDI
Şartları:
- Fazla ve Yersiz KDV nin vergi dairesine ödenmiş olması
-İşlemlerle ilgili beyanların düzeltilmesi
- Fazla veya yersiz hesaplanan verginin satıcı tarafından alıcıya geri verilmesi
Ön plana çıkan önemeli husus;
a- Daha önce kanunun 8. Maddesi metninde; fazla ve yersiz KDV’nin iade usulüne ilişkin
hüküm yoktu ve Maliye Bakanlığına verilen yetki ile Tebliğde düzenlemeler yapılmıştı.
b-Tebliğde de yersiz ve fazla ödenen KDV’nin vergi dairesine önceden ödenmiş olması şartı
açıkça yer almıyor, ödenecek KDV’nin çıkması ibaresi yer alıyordu.
Verginin Kanuniliği ilkesi gereği fazla ve yersiz ödenen KDV’nin iade esasları kanun metnine alınmış ve yersiz ödenen KDV’nin iade edilebilmesi için, bu yersiz ödenen KDV’nin daha önce vergi dairesine ödenmiş olması şartı getirilmiştir.
Bu değişiklik maddesi 06 Nisan 2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Not: Grup Firmaları için “Grup KDV Mükellefiyeti” imkanı sağlayan düzenleme yasa metninden çıkartıldı. 4- GÜMRÜKSÜZ SATIŞ MAĞAZALARINA VE BUNLARIN DEPOLARINA YAPILAN SATIŞLAR, İHRACAT TESLİMİ SAYILDI
Genelde uluslararası havaalanlarında “ free shop” adıyla kurulan Gümrüksüz satış mağazalarına ve bunların depolarına Yurt içinden yapılan satışlar, ihracat kabul edilerek katma değer vergisinden ve özel tüketim vergisinden istisna tutulmuştur.
Böylece bir malın gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye veya bir serbest bölgeye vasıl olması ya da yetkili gümrük antreposuna konulması ihracatın gerçekleşmesi için yeterli iken; bir malın gümrüksüz satış mağazalarına veya bunların depolarına teslimi de ihracat kabul edilecektir.
Bu değişiklik maddesi; Yasanın Yayımını izleyen 2. Ayın başı olan 1 Haziran 2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir.
5-BAZI MAL TESLİMLERİ VE HİZMET İFALARI 13. MADDE ÇERÇEVESİNDE TAM İSTİSNA KAPSAMINA ALINMIŞTIR
Bu düzenleme ile aşağıda belirtilen mal teslimi ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen KDV’nin indirimi mümkün hale gelmiş, indirim yolu ile giderilmeyen KDV’nin nakden veya mahsuben iadesi de yapılabilecek duruma gelmiştir. Tam İstisna Kapsamına alınan Mal ve Hizmetler:
a-Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere
bağışlanmak üzere yapılan: - okul, sağlık tesisi öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu huzurevi, bakım ve rehabilitasyon merkezi, ibadethaneler, Diyanet İşleri Başkanlığı denetimine tabi din eğitimi verilen tesisler, gençlik merkezleri ile gençlik ve izcilik kamplarının inşası için; bağışta bulunacaklara yapılan teslim ve hizmetler, tam istisna kapsamına alınmıştır. b-,Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişilere verilen sağlık hizmetleri Maddeyi irdelediğimizde şu şartlar ön plana çıkıyor:
-Sağlık Hizmetinin sadece sağlık kurum ve kuruluşları bünyesinde verilmesi
- Koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri şeklinde olması
-Türkiye’de yerleşmiş olan yabancı uyruklu gerçek kişilere sunulan hizmetler istisna dışında tutuldu.
Örneğin; Türkiye’de yerleşmiş bir Suriyeliye verilecek sağlık hizmeti KDV den istisna olmayacak. Zira, bu Suriyeli Türkiye’ye yerleşmiştir.
- Sağlık hizmetlerle birlikte sağlanan diğer teslim ve hizmetler istisnanın kapsamında değildir.
c-Teknoloji Geliştirme Bölgesinde, AR-GE ve tasarım merkezlerinde ve araştırma
labaratuvarlarında Ar-ge ve tasarım faaliyetinde bulunanlara yapılan yeni makine ve teçhizat teslimi de 13/m maddesi ile tam istisna kapsamında KDV den istisna edilmiştir.
Bu makine ve techizatların takip eden takvim yılının başından itibaren 3 yıl elden çıkartılmaması gerekir.
Bu istisna düzenlemeleri; kanunun yayımını izleyen 2. Ayın başı olan 1 Haziran 2018 tarihinde yürürlüğe girecektir.
6-ADİ ORTAKLIĞIN SERMAYE ŞİRKETİNE DÖNÜŞMESİ İSTİSNA KAPSAMINA ALINMIŞTIR
Bu düzenleme ile kurumsallaşmayı teşvik etmek amacıyla; adi ortaklıkların sermaye şirketine dönüşmesi işlemleri KDV istisnası kapsamına alınmıştır.
Bilindiği üzere; Bilanço esasındaki şahıs işletmelerinin sermaye şirketine dönüşmesi, keza, kollektif ve adi komandit şirket gibi şahıs şirketlerinin nevi değiştirerek sermaye şirketlerine dönüşmesi KDV den istisnadır.
Konuya ilişkin düzenleme yapılarak; adi ortaklığın da sermaye şirketine dönüşmesi KDV den istisna edilmiştir.
Ancak bu hususu önemle belirtmek gerekir ki, bu istisna kısmi istisna mahiyetindedir. Yani ,bu işlem nedeniyle yüklenilen KDV’nin indirim konusu yapılması veya edilmesi mümkün değildir. Ancak gider veya maliyet olarak yazılabilir.
Bu istisnanın şartları ise;
-Adi ortaklığın bilançosunun aktif ve pasifiyle kül halinde bir sermaye şirketine devredilmesi
-Devralan şirketin bilançosuna aynen geçirilmesi
-Devir bilançosuna göre hesaplan öz sermaye tutarında ortaklık payı verilmesi gerekir
-Bu ortaklık payını temsil eden hisse senetlerinin nama yazılı olması
Bu kanun maddesi 1 Haziran 2018 tarihinde yürürlüğe girecektir.
7-KONFEKSİYON KIRPINTILARININ TESLİMİ KDV’DEN İSTİSNA EDİLMİŞTİR.
Konfeksiyon sektöründe ortaya çıkan, aynen veya onarılmak suretiyle kullanılması mümkün olmayan kırpıntıların teslimi de 17./4-g Maddesi kapsamına alınarak KDV'den istisna tutulmuştur.
Not: Bu istisna da kısmi istisna mahiyetindedir.
Bu maddelerin yürürlüğü; kanunun yayımını izleyen ikinci ayın başı olan 1 Haziran 2018’dir.
8-İKİNCİ EL ARAÇ VE TAŞINMAZ SATIŞINDA KATMA DEĞER VERGİSİ
MATRAHI YENİDEN TANIMLANDI
İkinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmaz ticaretiyle iştigal eden mükelleflerce, mükellef olmayanlardan (mükellef olanlardan istisna kapsamında alınanlar dahil) satılan ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmazların tesliminde özel matrah uygulanması sağlanacak.
Bu işlemlerde matrah, ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmazların alış bedeli düşüldükten sonra kalan tutar olacak.
Öte yandan boş arsa ve arazi, yıpranmaya ve aşınmaya maruz kalmadığı ve amortismana tabi tutulmadığı için hiçbir zaman ikinci el olarak değerlendirilemez ve bu madde kapsamına girmez.
Dolaysıyla ikinci el taşınmaz olarak daha çok binaları veya üzerinde yapı olan arsa ve arazi olarak değerlendirmek gerekir.
Örneğin; Mükellef olmayan Mühendis Bay “ A”; 50.000 TL bedelle otomobilini Audi Bayisine satmış, karşılığında Audi Marka bir otomobil almıştır. Audi Bayii, 50.000 TL’ye aldığı ikinci el otomobili 51.000 TL’ye satmıştır. Audi Bayisi, bu satış için; KDV’yi 51.000 TL üzerinden değil, alış ile satış arasındaki fark olan 1000 TL üzerinde hesaplayacaktır.
Bu maddenin yürürlüğü; yasanın yayımını izleyen 2. Ayın başı olan 1 Haziran 2018’dir.
.
9-KDV İNDİRİMİNE İLİŞKİN DÜZENLEMELER
a-İndirim Hakkının Sonraki Yılda da Kullanılması İmkanı sağlanmıştır.
Yeni düzenleme ile İndirim hakkı, vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği takvim yılını takip eden takvim yılı sonuna kadar kullanılabilecektir.
Eskiden indirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla kullanılabiliyordu. Şimdi ise İndirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu “takvim yılını takip eden” takvim yılı sonuna kadar ilgili fatura vb belgelerin kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilecektir.
Örneğin; Ocak/2018 dönemine ilişkin bir faturadaki KDV, faturayı yasal defterlere kaydetmek şartı ile daha önce 31.12.2018 tarihine kadar indirim KDV olarak kullanılabiliyor iken yapılan yeni düzenleme ile 31.12.2019 tarihine kadar indirim KDV olarak kullanılabilecektir.
Yasanın bu hükmü 1.1.2019 da yürürlüğe girecektir.
NOT: Tasarının reform niteliğinde değişiklik öngören “devreden KDV’nin iadesine ilişkin düzenleme” yasa metninden çıkartılmıştır. Dolaysıyla; Devreden KDV’nin iade edilmesi mümkün olmayacaktır.
b- Yapılan Düzenleme ile Sonradan ortaya çıkan giderler veya yapılan ıskontolar
dolayısıyla yüklenilen KDV’nin iade hesabına dahil edilmesine imkan sağlandı.
Katma Değer Vergisi Kanunu'nun vergi indirimiyle ilgili maddesindeki bir diğer düzenleme ile indirimli orana tabi teslim ve hizmetler nedeniyle teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminden sonra ortaya çıkan giderler veya yapılan iskontolar dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV'nin iade hesabına dahil edilmesine imkan sağlanmış oldu.
Bu madde; Yasanın Resmi Gazetede yayımlandığı 6 Nisan 2018’de yürürlüğe girmiştir. 10-DEĞERSİZ HALE GELEN ALACAKLARIN KDV’SİNİN İNDİRİM KONUSU YAPILMASINA İMKAN SAĞLANMIŞTIR.
Vergi Usul Kanununca değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan edilen
Katma Değer Vergisi, alacağın zarar yazıldığı vergilendirme döneminde indirim konusu yapılabilecektir..
Bunun için;
- Alacağın Mahkeme kararı veya kanaat getirici bir vesikaya göre tahsil edilmesinin imkansız olması,
-Daha önce değersiz alacağa ilişkin KDV’nin hesaplanıp beyan edilmiş olması gerekir.
-Alacağın zarar yazıldığı vergilendirme döneminde indirim konusu yapılması gerekir.
-Katma değer vergisi daha önce şüpheli alacak kapsamında gider yazılmışsa, bu fıkra kapsamında indirim konusu yapılabilmesi için gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde tekrar gelir olarak dikkate alınması şarttır.
Bu madde 1.1.2019 da yürürlüğe girecektir.
11- KDV İADLERİNİN HIZLANMASI VE MUHTEMEL İŞ YÜKÜNÜNÜN TELAFİ
EDİLMESİ İÇİN BİR TAKIM DÜZENLEMELER YAPILDI
A-VERGİ DENETİM KURULU BÜNYESİNDE KDV İADE İNCELEMELERİ GRUP
BAŞKANLIĞI KURULUYOR
Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı bünyesinde muhtemel iş yükünü ortadan kaldırmak ve uzmanlaşmaya dönük “D Grubu” Katma Değer Vergisi İade İncelemeleri Grup Başkanlığı ihdas edilmektedir.
Vergi Denetim Kurulu Grup Başkanlıklarının Son Hali Aşağıdaki Gibi Olacaktır:
VDK Grup Başkanlıkları:
- Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı.
- Büyük Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı.
- Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı.
ç) Örtülü Sermaye, Transfer Fiyatlandırması ve Yurtdışı Kazançlar Grup Başkanlığı.
“d) Katma Değer Vergisi İade İncelemeleri Grup Başkanlığı.”
- İADE İNCELEMELERİNİN SÜRESİ YENİDEN BELİRLENİYOR
Bu değişiklik ile; Katma değer vergisi iade incelemelerinin en fazla üç ay içinde incelemeleri bitirmeleri esastır. Bu 3 aylık süre içinde incelemenin bitirilememesi halinde 2 ayı geçmemek üzere ek süre verilebilecektir.
Oysa ki, hali hazırda konu bazlı sınırlı incelemelerin süresi 6 ay, tam incelemelerin süresi 1 yıldı. Bu düzenleme ile iade incelemeleri için 3 aylık özel bir süre belirlenmiş ve iade inceleme sürecinin hızlanması sağlanmış oldu. Müfettişin 3 ay içinde incelemeyi bitirememesi halinde kullanabileceği ek süre de diğer incelemelerde olduğu gibi 6 ay değil en fazla 2 ay olacaktır.
1.1.2019 tarihinden sonraki vergilendirme dönemi incelemeler için geçerlidir.
- SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER DE KDV İADE RAPORU DÜZENLEME YETKİSİNİN VERİLMESİ
Yasa Tasarının 19 uncu maddesi ile 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununa 8/A maddesi eklenerek mali müşavirlere KDV İade raporu düzenleme yetkisi tanınmıştır.
Düzenlemede ön plana çıkan ana ilkeler:
1-İade yetkisi, mali müşavirin beyannamelerini imzaladıkları dönem ve mükelleflerle sınırlandırılmıştır.
2-Rapor düzenleyecek mali müşavir için ilave nitelik ve şart aranabilir, zira bu konuda
Maliye Bakanlığına yetki tanınmıştır.(kıdem, öğrenim durumu gibi)
3-Rapora konu iade türü ve iade miktarı yönünden bir sınırlama gelme ihtimali kuvvetle muhtemeldir zira yine bu konuda Maliye Bakanlığına yetki tanınmıştır.
4-Tasarıda olmayan bir şart daha kanun maddesine eklenmiştir. Nitekim, İade raporu düzenleyecek SMM’ye eğitim şartı getirme ve bu eğitim sürecinde başarılı olma şartı getirme konusunda Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir.
5-Düzenlenecek Raporun doğruluğu ve oluşacak vergi ziyaından dolayı, mali müşavire müşterek ve müteselsil sorumluluk yüklenmiştir.
Not: Konuya ilişkin detaylı açıklamalar tebliğ ile yapılacaktır.
12-İŞLETME ESASINA GÖRE DEFTER TUTAN MÜKELLEFLERİN KDV ÖDEME ZAMANI UZATILIYOR
Katma Değer Vergisi Kanununun Verginin Ödenmesi Başlıklı 38. Maddesine eklenen ibare ile; Maliye Bakanlığına işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin ödeme zamanını, beyannamenin verildiği ayı takip eden ikinci ayın sonuna kadar uzatma yetkisi verilmiştir.
Not:1- Bu düzenlemeden sadece işletme esasında faaliyet yürüten mükellefler yararlanmaktadır.
2-Düzenleme ile sadece KDV ödeme süresi uzatılmakta, beyan süresinde herhangi bir değişiklik bulunmamaktadır.
Örneğin: İşletme Esasında mükellef olan Bay “B”, vermiş olduğu Nisan ayı beyannamesinde ödenmesi gereken KDV’yi Temmuz ayı sonuna kadar ödeyebilecektir.
Not: Bu uygulama 1.1.2019’da başlayacaktır.
13-HASILAT ESASLI KDV VERGİLENDİRMESİNE İLİŞKİN DÜZENLEME YAPILDI
Uygulaması kalamayan “Götürü Usulde Vergilendirme” Başlıklı KDV Kanunun 38. Maddesi değiştirilerek Yeni bir uygulama olan “Hasılat Esaslı Vergileme” Sistemine ilişkin düzenlemeye yer verilmiştir.
-Uygulama prensip olarak işletme esasına göre vergilendirilen mükellefler ile serbest meslek kazanç sahiplerini kapsamaktadır.
-Bakanlar Kurulu uygulamaya dahil edilecek sektör ve meslek gruplarını belirlemeye ve belli bir limite kadar cirosu olan Bilanço Usulündeki Gelir Vergisi mükellefleri de Hasılat Esaslı Vergileme kapsamına almaya yetkilidir.
-Vergi ,KDV dahil mal ve hizmet bedeli üzerinden Bakanlar Kurulunca belirlenecek oranda beyan edilecek ve ödenecek.
-Mükellef hesaplanan KDV’sini gelir, İndirilecek KDV ile hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre beyan ederek ödedikleri katma değer vergisini işlemin mahiyetine göre gider veya maliyet olarak yazabileceklerdir.
-Prensip olarak Hasılat esaslı vergilendirme usulüne mükellefin talebi doğrultusunda geçilecek ve uygulamaya geçen mükellefler, iki yıl geçmedikçe bu usulden çıkamazlar.
Not: Bu uygulama 1.1.2019’da başlayacaktır.
14- YAPILAN DÜZENLEMELER İLE İNDİRLEMEYECEK KDV’NİN KAPSAMI DARALTILMIŞTIR.
Aşağıda yer alan istisnalar; “”Kısmı İstisna” kapsamında olduğu için bu işlemler yapıldığı sırada bu mallar için alış sırasında yüklenilen KDV indirim konusu yapılamıyordu. Yapılan düzenleme ile aşağıdaki işlemler yapılsa da bu işlemler için yüklenilen KDV İndirim konusu yapılabilecektir.
a-Özel okullar ve öğrenci yurtları tarafından belli bir kontenjan dahilinde bedelsiz olarak verdikleri eğitim ve yurt hizmetleri nedeniyle yüklendikleri KDV’yi indirim konusu yapabilecekler.
b-Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı kapsamında faaliyet yürüten dernek ve
vakıflara yapılan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak bağışları nedeniyle bağışta bulunanların yüklendikleri KDV’yi indirim konusu yapmaları mümkün hale geldi.
c-Kamu kurum kuruluşları il özel idareleri, belediyeler, köyler, bunların teşkil ettikleri birlikler, üniversiteler, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, siyasî partiler ve sendikalar, kanunla kurulan veya tüzelkişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları, kamu menfaatine yararlı dernekler, vergiden muaf vakıflara yapılan bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifa edenler de yüklendikleri KDV’yi indirim konusu yapabileceklerdir.
d-Yabancı hayır kurumları, konsolosluk ve diplomatik temsilciliklerin yukarıda sayılan kurum ve kuruluşlara yapacakları bedelsiz teslimlere ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler nedeniyle Yüklenilen KDV indirim konusu yapılabilecek.
e-Tescilli taşınmaz kültür varlıklarının restorasyonu için verilen mimarlık hizmetleri ve
restorasyon için yapılan teslimler nedeniyle yüklenilen KDV de indirim konusu yapılabilecektir.
f-Serbest bölgelerde verilen hizmetler ile serbest bölgelere veya bu bölgelerden yapılan ihraç amaçlı yük taşıma işleri nedeniyle yüklenilen KDV de indirim konusu yapılabilecektir.
g-Gümrük antrepoları ve gümrüklü sahalarda, verilen ardiye, depolama ve terminal hizmetleri
nedeniyle yüklenilen KDV de artık indirim konusu yapılabilecektir.
h-Deprem, sel ve Maliye Bakanlığının mücbir sebep ilan ettiği yangınlar hariç diğer
sebeplerle zayi olan malların KDV si indirim konusu yapılamıyordu. Yapılan düzenleme ile faydalı ömrünü tamamladıktan sonra zayi olan ATİK KDV’si indirim konusu yapılabilecek. Faydalı ömrünü doldurmadan zayi olan ATİK’lerin ise kullanılan süreye isabet eden KDV’si indirim konusu yapılabilecektir.
I-Teknoparklarda bulunan şirketlerin istisna kapsamındaki işlemleri nedeniyle yüklenilen vergilerin indirimine imkan sağlandı.
Bu maddenin Uygulaması 1.1.2019 da başlayacaktır.
15- İSTİSNA NEDENİYLE KDV İADESİ TALEP ETME SÜRESİ 2 YIL İLE SINIRLANDIRILMIŞTIR.
Katma Değer Vergisi Kanununun 32 nci maddesinde yapılan değişiklikle; istisna edilmiş işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin iadesinin talep edilebileceği süre 2 yıl ile sınırlandırılmıştır.
Bize göre; tevkifat ve indirimli oran KDV İadeleri hariç, ihracat, uluslararası taşımacılık , diplomatik istisna gibi tam istisnadan kaynaklanan KDV iadeleri; işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar talep edilmemesi halinde; bu KDV’leri iade alma imkanı kalmayacaktır.
Örneğin; 2016 yılında yapılan bir ihracat veya uluslararası taşımacılık işlemi nedeniyle yüklenilen KDV, en geç 31.12.2018 tarihine kadar talep edilmemesi halinde, bir daha iade alınması mümkün olmayacak.
Bu madde 1.1.2019 da yürürlüğe girecektir.
16-İMALATÇI İHRACATÇILARA İHRACAT BEDELİNİN BELLİ ORANI ÜZERİNDEN İADE YOLU AÇILIYOR
Katma Değer Vergisi Kanunun 32. Maddesine eklenen ibare ile ; İmalatçılar tarafından yapılan ihracat işlemlerinden kaynaklanan iadelerde, yüklenilen katma değer vergisi yerine sektörler itibarıyla ihracat bedelinin belli bir oranına kadar iade yapma yetkisi Maliye Bakanlığına verilmiştir.
Bu düzenleme sadece imalatçı ihracatçılar için yapılmıştır. Al-satçı ihracatçılar bu imkandan yararlanamayacaktır. Bu düzenleme ile imalatçı firmalar, yüklenilen KDV’yi değil , ihracat bedeli üzerinden belli bir oranda KDV’yi İade alabileceklerdir. Bu konuda Maliye Bakanlığı Tebliğ ile düzenleme yapacaktır. Gerekli ve detaylı açıklamalar, Tebliğ yayınlandıktan sonra tarafımızca yapılacaktır.
Bu madde 1.1.2019 da yürürlüğe girecektir.
17-TİCARİ PLAKALARIN ELDEN ÇIKARTILMASINA İLŞKİN DÜZENLEMELER
Gelir Vergisi Kanunu’nun “Değer Artış Kazançları” başlıklı mükerrer 80 inci maddesinde yapılan değişiklikle, Taksi, dolmuş, minibüs ve servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı, plakaların elde tutulma süresi gibi şartlar aranmaksızın gelir vergisinden istisna hale getirilmiştir.
Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen geçici 88 inci madde ile; taksi, dolmuş, minibüs ve umum servislere ait ticari plakaların, yukarıdaki düzenlemenin yürürlük tarihinden önce elden çıkarılmasından doğan değer artışı kazançlarına ilişkin olarak herhangi bir tarhiyat yapılmayacak. Yani geriye dönük bu plakaların elden çıkartılmasından dolayı vergi incelemesi yoluyla vergi ve ceza kesilmeyecek. Daha önce ceza kesilmişse davadan vaz geçilmesi şartıyla, tahakkuk eden tutarlar terkin edilecek ancak , tahsil edilen tutarlar geri iade edilmemesi hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, Harçlar Kanununda yapılan düzenlemeye göre; taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların devrine ilişkin kağıtlarla ilgili işlemlerden, alım satım bedeli üzerinden binde 30 oranında noter harcı alınacağı hükme bağlanmıştır. Dolayısıyla bu satışlardan gelir vergisi alınmayacak sadece binde 30 harç alınacaktır.
Bu madde, yasanın Resmi Gazetede yayımlandığı 6 Nisan 2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir.Bilgilerinize sunulur.